Ay: Eylül 2013
Zeytin Ezme ve Öğütme Makinesi
Zeytin Ezme ve Öğütme Makinesi
Metal Dişli zeytin öğütme taşlama makinesi
Bunlar çok az yaygındır. Zeytin taşlama merkezinden beslenir. Onlar merkezden bir dişli taşlama bağlı bir elektrik motoru zeytin eziyor .
Avantajları
Bu süreç , yüksek akış ile süreklidir çabuktur. biraz ısınır ama çok seridir.
Bu diğer ekipmanlardan ucuzdur.
Onlar yağını taş değirmenlerde daha uzun raf ömrünü verebilir .
Peynir Öğütme Makinesi
Peynir Öğütme Makinesi
Bu makine ile her türlü çekirdeksiz ürünlerinizi öğütebilirsiniz
Pekmez Tavası İmalatı
Paslanmaz Çelik Pekmez Tavası İmalatı
ve fiyatları için irtibata geçin. Talep üzerine üretimine geçtiğimiz gıda söktorune uygun Krom paslanmaz çelik 304 kalite pekmez tavası son derece kullanışlı, bakımı ve temizlenmesi kolay bir gıda ürünüdür. Paslanmaz pekmez tavası ile, bir ilki daha gerçekleştirmiş bulunmaktayız.
Pişirilen pekmezi tavada bekletebilme ve kullanım kolaylığı ile tutulan bu ürün, pekmezcilik sektöründe baş köşeyi almış bulunmaktadır. Kaynatma ve pişirme süresinin kısaltılabilmesi için de, geniş tava tercih edilmektedir. İstenilen ölçüde imalatı yapılan 304 kalite paslanmaz pekmez tavası için siparişlerinizi bekliyoruz.
Bakır Pekmez Tavası İmalatı tarihe karışıyor. Kullanılması son derece dikkat isteyen bu tavalar üzerinde gıda maddaleri bekletilemez. O nedenle gıda sektörünü ele geçiren paslanmaz çelikler, mutfak eşyalarınında birinci sırayı almış bulunmaktadır. Pişirme alanlarından çocukları uzak tutun!
Şeker Pancarı Pekmezi Fiyatı: 1250 Gr lik Şişede 20 TL
Üzüm Pekmezi Fiyatı
İş Tel:0(212)546 5268- WatsApp,Gsm:0(544) 722 56 69 Gsm: 0(532) 658 13 65
Pekmez Toprağı Fiyatı
Pekmez Yapımı ile ilgili bilgiler
Bir gıda maddesi olan pekmez Anadolu’da yaygın olarak üretilmekte ve kaynatılması sırasında geleneksel olarak pekmez toprağı kullanılmaktadır. Pekmezin faydaları her kesçe çok iyi bilinmektedir. O nedenle yapımı ve tüketimi son derece yaygındır. Ülkemizde yaklaşık 1200 üzüm çeşidinin olduğu, çok çeşitli üzüm cinsleri arasında, ak üzüm, kabarcık, dirmit, güzel üzüm, dökülgen, hasan dede,narince, misket, yediveren, köfter, kozan beyazı, şehre varmaz türlerinin pekmez yapımına elverişli oldukları belirtilmektedir.
Türk Standartları (1987) göre üzüm pekmezi “Taze ve kuru üzüm şırasının asitliğini azaltmak veya kalsiyum karbonat ya da sodyum karbonat ile asitliği azaltılarak tanen, jelatin veya uygun enzimlerle durultulduktan sonra tekniğine uygun olarak vakum altında veya kaynatılarak koyulaştırılması ile elde edilen koyu kıvamlı veya bal, çöven, süt, süt tozu, yumurta akı gibi maddeler ilavesi ile katılaştırılan bir mamuldür” şeklinde tanımlanmaktadır.
Pekmez Toprağı Pekmez üretimi ve pekmezde toprak kullanımının binlerce yıllık bir geçmişi bulunmaktadır. Geleneksel olarak pekmez üretmek için üzümler önce sıkılmakta ve şırası elde edilmektedir. Şıradaki ekşiliği gidermek için durultma işlemi uygulanmaktadır. Bu işlem genelde içeriğinde %50-90 oranında kalsiyum karbonat bulunan pekmez toprağı kullanılarak yapılmaktadır. Şıraya pekmez toprağının katılmasının nedeni şırayı durultmak, süzmeyi kolaylaştırmak ve şıranın ekşiliğini gidermektir. Presten alınan şıraya 50-60°C’da 10-15 dakika kaynatılarak pekmez toprağı ilave edilir. Şıraya katılacak toprak 100 kg üzüm şırası için 1-1,5 kg arasındadır. Kestirilen şıra dinlenme kaplarında 4-5 saat dinlendirilir. Bu süre sonunda kabın dibinde tortu oluşur. Şıranın berrak kısmı alınır ve kaynatma işlemine geçilir. Şıra kaynadıkça köpük oluşur. Bu köpükler kepçe ile alınır. İyice kıvama gelen şıra artık pekmez olmuştur.
Pekmez yapılırken presten alınan ham üzüm şırası durultma ve asit giderme işlemine tabi tutulur. Presten alınan şıra çeşitli irilikte meyve parçaları, kabuk parçaları, hücre ve hücre parçaları içerir. Ayrıca üzüm suyunda tartarik asit, protein ve pektin gibi bileşikler de mevcut olup, pekmez üretimine olumsuz etki yaparlar. Bu olumsuzlukları en aza indirmek için şırada durultma ve asit giderme işlemleri yapılır.
Başlıca durultma yöntemleri ısı uygulaması, soğukta bırakmak, tanen-jelâtin uygulaması ve enzimatik yollarladır Durultma ve asit giderme işlemi ekşi pekmez hariç tatlı pekmez üretiminde genel olarak pekmez toprağı katılmasıyla yapılmaktadır. Bu uygulamada kullanılan toprak şıra asidini azalttığı gibi durultma ve süzmeyi de kolaylaştırır. Pekmez toprağı olarak kullanılan malzeme %50-90 oranında kalsiyum karbonat içeren beyaz ve beyaza yakın bir topraktır. Şıraya katılan miktarı 100 kg üzüm şırasına 1-5 kg arasında değişmektedir. Pekmez toprağının, pres edilmeden önce üzümlerin üzerine serpmek, pres edilen şıraya ve kestirilen şıraya katmak şeklinde uygulama metotları vardır. Birinci uygulamada pekmez toprağı üzümlerin üzerine serpilerek pres edilir. Elde edilen şıra da 10-15 dakika süreyle 50-60oC’da kestirilerek, 4-5 saat bekletilerek asiti azaltılır. Diğer uygulamada ise presten alınan şıranın 50-60oC’de 10-15 dakika kaynatılıp pekmez toprağı ilave edilerek kestirilmesidir. Bu sırada üste çıkan köpükler(tgole) kepçelerle alınır ve dinlendirme tanklarına (kaplarına) alınarak 4-5 saat bekletilir. Bundan sonra duru kısım sifonla (İnce gözenekli tülbent ile süzülür.) alınarak pekmez kaynatma kazanlarına boşaltılır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 100 kg üzüm şırasına 1-5 kg pekmez toprağı katılmasını öngörmektedir. Pekmez toprağı özellikleri Pekmez kaynatılması sırasında pekmezin içine konulan pekmez toprağı da bir bakıma jeofajia olayıdır. Pekmez toprağı olarak yumuşak, dağılabilir, kil boyutunda, genellikle beyaz, gri malzemeler kullanılmaktadır. Pekmez toprağı malzemesi tebeşir kayası, altere olmuş gölsel kireçtaşı, altere olmuş kireçtaşı, altere olmuş traverten kayası ile asbestli, altere serpantin malzemesidir. Pekmez toprağı olarak kullanılan malzemelerin genellikle kalsit (CaCO3) bileşenli olduğu ve pekmezde kullanımının sağlık yönünden bir sakıncası olmadığı yönündedir. Ancak, yerleşim yerlerine yakın bulunan alanlardaki pekmez toprağının çöp atıkları, ilaç kalıntıları, ağır metal kirliliği (arsenik gibi), karayolu kıyısında olması yönünden kullanılmaları sakıncalı olabilmektedir. Kullanılan bazı pekmez toprakları asbest lif ve tozlarından oluşabilmektedir. Pekmezde asbestli toprak kullanımı konusunda şimdiye kadar zararlı olduğuna ilişkin bir kanıt bulunmamaktadır. Ancak asbestli toprağın ocaklardan çıkartılması ve kullanımı sırasında, tozlarının solunmasıyla sağlık riski oluşabilmektedir. En önemli dikkat edilmesi gereken husus Polisiklik Aromatik Hidrokarbonlar (PAH) yönündendir. Polisiklik Aromatik Hidrokarbonlar (PAH), iki ya da daha fazla aromatik halkanın birleşmesiyle meydana gelen bileşikler olarak tanımlanırlar (WHO, 2000). Bunlardan iki halkalı olanı naftalin, üç halkalı olanları antrasen ile fenantren ve halka sayısı daha fazla olan polisiklik aromatik hidrokarbonlar da kendilerine özgü isimlerle ifade edilirler. PAH’ların, hidrokarbonların yüksek sıcaklıkta pirolizi sonucunda oluştuğu uzun süreden beri bilinmektedir. Ayrıca yakın zamanlarda ortaya konan bulgular PAH’ların bakteri ve bitkilerce de oluşturulabildiğini göstermektedir. Polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH), insan sağlığı açısından oldukça önemlidir. WHO, FAO, Avrupa Birliği’nin ilgili komisyonları, ABD’deki FDA gibi kuruluşlar, yaptıkları çalışmalarla, tüketici sağlığının korunması da dahil, ilaç kalıntılarının yol açabilecekleri ekonomik ve sosyal yönlü olumsuzlukların önlenmesi için çalışmakta, diğer ülkelerle birlikteliğin sağlanması için çaba sarf etmektedirler (Harold ve diğerleri, 1998; Moret ve diğerleri, 2000). Polisiklik aromatik hidrokarbonlar, bilinen bütün çevresel olaylardaki başlıca organik kirleticilerdendir ve geniş bir çevreye dağılmış olmalarından dolayı oldukça önemlidirler. Bu bileşiklerin fazlalığı çevresel kaygılara neden olmaktadır. Polisiklik aromatik hidrokarbonların esas kaynakları; yanma olayının tam gerçekleşmemesi, egzost gazları, organik maddelerin diagenetik prosesleri, orman yangınları ve mikrobiyolojik sentezler ya da dönüşümlerdir. Yani bu tür bileşikler hem bazı doğal olaylar sonucunda, hem de antropojenik prosesler sonucunda oluşmaktadırlar. Polisiklik aromatik hidrokarbonlar, hemen hemen bütün toprak çeşitlerinde bulunabilen kirleticilerdendir. Kömürün prolizinde, örneğin “gaz kok’u” fabrikasyonundaki gibi ya da kok üretim fabrikalarında oluşurlar ve buralardan çevreye atılan PAH içerikli atık maddeler, toprağa ve sedimentlere karışmakta ve buraların kirlenmesine neden olmaktadırlar. Ayrıca bu kirleticiler uzun süreli desorpsiyon sonucu kaynak suyuna da geçmektedir. Bu nedenle, bu kirleticilerin yerleşim yerlerinden mümkün olduğu kadar temizlenmesi gerekmektedir. Polisiklik hidrokarbonlar hem gıdalarda birikirler, hem de çevresel kirleticiler olarak atmosferde doğrudan bulunurlar. Bu yüzden hava, toprak ya da sular da bu maddeler tarafından etkilenmektedir ki bu çok önemlidir. Polisiklik aromatik hidrokarbonlar ile ilgili yapılan çalışmalar, birçok örnekte bu kirleticilerin bulunduğunu ortaya koymuştur. Bu örneklerden bazıları aşağıda verilmiştir (Pensado ve diğerleri, 2005). Hızla artan dünya nüfusunun beslenme ihtiyacını karşılamak için tarımsal üretimi arttırmak amacıyla, tarım ürünlerini zararlı böcekler, patojen organizmalar ve yabancı otlardan korumak, kalitesini ve verimi arttırmak için tarımsal savaşım yöntemleri uygulamak kaçınılmaz olmuştur. Bu yöntemlerin birisi de tarım ilaçlarının (pestisitler) kullanıldığı kimyasal savaşımdır. Çünkü kimyasal savaşım yüksek etkililiğe sahip olmakla hızlı sonuç verir. Bilinçli ve kontrollü kullanıldığında ekonomiktir ve ürünü toksin salgılayan organizmalardan da koruyabilir. Ayrıca insanlar tarafından ekonomik şekilde imal edilmeleri de bu maddelerin geniş ölçüde kullanılabilmelerindeki unsurlardan birisidir (Haktanır ve Arcak, 1998). Pestisitler ile bunların kimyasal ve biyolojik değişim ürünleri (metabolit) sadece biyosit etkileri bakımından değil, aynı zamanda toplam ekosistem içindeki hedef ve etkileri bakımından da ilgi çekmektedir. İnsanlara, hayvanlara ve bitkilere çeşitli derecelerde zararı dokunabilecek 10.000 ‘den fazla böcek, 600 yabancı ot, 1.500 ‘den fazla bitki hastalığı ve 1500 tür nematod bilinmektedir. Çağımıza gelinceye kadar insanlar çeşitli türden bu zararlılarla çeşitli şekillerde mücadele etmeye çalışmışlardır. Özellikle zirai mücadele alanında ıslah, mekanik önlemler, rotasyon gibi çarelere başvurmuşlardır. Hastalıkların kontrol altında tutulması amacıyla kimyasal maddelerin gittikçe artan dozlarda kullanılmaya başlanılması yüz yılımıza ait bir uygulamadır. Bu zirai mücadele ilaçları gerektiği zamanda doğru miktarlarda kullanılmadığı zaman çevre ve insan sağlığını olumsuz etkileyecek sonuçlara yol açmaktadır. Ancak ülkemizde gelişmiş ülkelere göre tarım ilaçları daha az kullanılmasına rağmen bunların çok zehirli maddeler olmasından dolayı üretimi, taşınması, depolanması ve uygulanmasında sorunlar çıkabilmektedir. Yukarıdaki tüm sakıncalar dikkate alınarak Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı tarafından pekmez toprağı kullanımı denetim altına alınmalı, pekmez toprağı alınacak yerler belirlenmeli, kullanılacak toprağın gerekli ağır metal ve diğer kirleticiler bakımından analizleri yapılmalıdır. Türkiye’de pekmez toprağı kullanılan bazı yerler Türkiye’nin bir çok yerinde özellikle İç Anadolu’da yaygın olmak üzere pekmez toprağı kullanılmaktadır. Pekmez toprağı kullanılan yerler arasında Göktepe (Muğla), Bor (Niğde), Alihoca köyü (Ulukışla-Niğde), Sızır (Gemerek-Sivas), Eski Halfeti (Şanlıurfa), Hamidiye köyü (Pozantı-Adana), Eskil (Aksaray), Mucur (Kırşehir) sayılabilir. Hamidiye ve Alihoca köylerinden alınan pekmez topraklarında asbest karışımı mevcut olup, diğer yerlerdeki pekmez toprağının kökeni gölsel kireçtaşı ve traverten kayalarının alterasyonuyla oluşan tebeşir toprağıdır. Denizli ili Çameli ilçesi Elmalı köyü Karabaş Mah.1 km kuzeydoğusu yol kenarı beyaz renkli altere kireçtaşı toprağı analiz sonuçları. Analiz değerlerine göre kalsit olup, ağır metal saptanmamıştır (Atabey ve Ünal, 2008).Göktepe örneği XRD analiz sonucunda kalsit, çok az kuvars saptanmıştır (Atabey, 2010). Sızır köyü yakınında bulunan traverten kayasının altere olmuş kısımları pekmez toprağı olarak kullanılmaktadır. Adana Pozantı ilçesi hamidiye köyü yakınında yüzeyleyen serpantinli, krizotil asbestli malzeme pekmez toprağı olarak kullanılmaktadır. Şanlıurfa eski Halfeti ilçesi 500 m doğusu karayolu kıyısındaki altere Miyosen yaşlı kireçtaşlarındaki tebeşirli kısımlar pekmez toprağı amaçlı kullanılmaktadır. Pekmez toprağı altere gölsel kireçtaşı kayasıdır. Örneğin XRD analiz sonucunda kalsit bileşimli olduğu saptanmıştır (Atabey, 2009a). Şanlıurfa Hilvan ilçesi Siverek karayolu 10. km’sindeki Miyosen yaşlı altere, tebeşirli kireçtaşı pekmez toprağı olarak kullanılmaktadır.Niğde ili Bor ilçe merkezi-Kemerhisar yolu kavşağı pekmez toprağına ait analiz sonuçları; traverten platosu altında yer alan altere olmuş, ayrışmış diyajenez geçirmiş traverten kumudur. Gevşek, bol gözenekli altere traverten pekmez toprağı olarak kullanılmaktadır. Analiz sonuçlarına göre ağır metaller limitlerin altındadır (Atabey ve Ünal, 2008). Bor ilçesi pekmez toprağının x-ışınları difraktogramı sonucunda mineral bileşiminin kalsit ve kil olduğu görülmektedir. Konya Emirgazi ilçesi yöresindeki altere gölsel kireçtaşı, marn kayası pekmez toprağı olarak kullanılmaktadır. Pekmez toprağı örneğinin x-ışınları difraktogramı sonucunda mineral bileşiminin kalsitin yanı sıra mika, kristobalit, dolomit olduğu görülmektedir. Ulukışla ilçesi Alihoca köyü tamamen serpantin, diyorit, gabro, peridotit, dunit kayaları üzerinde kurulmuştur. Beyaz killeşmiş, tozlaşmış ayrışmalı zonlu serpantin kayası analiz sonuçlarına göre; Cr: 704 ppm, Cu: 44 ppm, Ni: 404 ppm, Pb: 20 ppm saptanmıştır (Atabey ve Ünal, 2008). Aksaray Eskil ilçesi dahilinde pekmez toprağı tüketilmekte olup, bu amaçla değişik yerlerden pekmez toprağı temin edilmektedir. Bor, Emirgazi ve Ulukışla yöresinde kullanılan pekmez topraklarındaki görece yüksek olan iz element değerleri verilmiştir. tarafından Niğde İli genelinden toplanan pekmez toprağı örneklerinde bazı tür pestisitlerin kalıntı düzeylerinin ve polisiklik aromatik hidrokarbonların varlığı araştırılmış, il genelinden 17 toprak örneği toplanmıştır. Bunlardan, Niğde merkezden 4, Bor ilçesinden 5, Çamardı ilçesinden 3, Altunhisar ilçesinden 3, Çiftlik ve Ulukışla ilçelerinden ise 1’er örnek almıştır (Şekil 18). Battaloğlu (2009) Niğde ili genelinden toplanan pekmez toprağı örneklerinin analizlerinde, pestisit kalıntısı olarak, procymidone, azoxystrobin, cypermethrin, deltamethrin lambdacyhalothrin türü maddeler aranmış ve örneklerin hiç birisinde pestisit kalıntısına rastlamamıştır Ancak, polisiklik aromatik hidrokarbonların aranmasına ait araştırmasında, dört örnekte naftalin, bir örnekte ise benzo antrasen düzeyini belirlenen limitlerin üzerinde tespit etmiştir.
SONUÇLAR VE ÖNERİLER
Türkiye’de bazı insanlar tarafından değişik amaçlar için kil ve toprak doğal olarak tüketilmekte ve bu durum alışkanlık halini almaktadır. Doğal olarak kil ve toprak yenmesinin ana nedeninin beslenme yetersizliği, demir ve çinko eksikliğine bağlı olduğu yönündedir. Yenilen kil ve toprak çinko emilimini engellemekte ve sonucunda da özellikle hamile bayanlar ve genç kızlar kil ve toprak yeme ihtiyacını hissetmektedirler. Kil ve toprak yeme sonucunda ise vücuda binlerce-milyonlarca toprak organizmaları (bakteri, mantar ve virüsler) alınmaktadır. Vücuda alınan organizmalar özellikle kancalı kurtlar bağırsak sistemindeki var olan besinleri de tüketmek suretiyle kişinin beslenme yetersizliği ve sonuçta anemi hastalığına yakalanması söz konusu olabilmektedir. Yaygın olmasa da Türkiye’de pekmez imalında kullanılan pekmez toprağı değişik etkenlerle kirlenmiş, kirletilmiş olabilmektedir. Asbest türü pekmez toprağının tozu insanların akciğerlerini etkileyebilmektedir. Yukarıdaki tüm sakıncalar dikkate alınarak;
1-Kil ve toprak yeme alışkanlığının sakıncaları hakkında insanlar, Sağlık Bakanlığınca bilgilendirilmelidir. Toprak ve kil yeme alışkanlığı olan insanlar tesbit edilerek tedavileri yaptırılmalıdır. Çinko ve demir mineralleri eksikliğine karşı, özellikle hamile bayanlar ve kızların yeterli beslenmeleri ve mineral eksikliğini giderici önlemler alınmalıdır.
2-Kil ve toprak yeme alışkanlığı sonucunda vücuda alıabilecek toprak organizmalarının zararlı etkilerini önlemek için hekime başvurulmalı ve gerekli tedaviler yaptırılmalıdır. Bu durum gözetilerek toprak ve kil yenmemelidir. İnsanlar bu yönde bilgilendirilmelidir.
3-Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı tarafından pekmez toprağı kullanımı denetim altına alınmalı, pekmez toprağı alınacak yerler belirlenmeli, kullanılacak toprağın gerekli ağır metal ve diğer kirleticiler bakımından analizleri yapılmalıdır.
Dekantör
Dekantör
Santrifüj Dekantor
NLWB Ağırlıkla Beslemeli Tip DekantörNLWB Doğrudan Beslemeli Tip DekantörNLWS 3 Fazlı Dekantör
|
Alıntı dekantor-separator.com
Tekne Yat Pervanesi
2 kanat: 4 beygirden 30 beygire kadar sağ ve sol pervane imalatı yapılmaktadır.
3 kanat: 4 beygirden 480 beygire kadar sağ ve sol pervane imalatı yapılmaktadır.
4 kanat: 40 beygirden 480 beygire kadar sağ sol pervaneler yapılmaktadır.
Mercury Pervane: 75 beygirden 250 beygire kadar Mercury pervanesi bulunmaktadır.
Motor Kavraması
Boş dolu motor kavraması: 4 beygirden 20 beygire kadar imalatı yapılmaktadır.
DÜMEN TAKIMI
dümen kolundan oluşmaktadır.